Enflasyon Oranları
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 Mart ayı Tüketici Fiyat Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, TÜFE’deki değişim mart ayında bir önceki aya göre yüzde 3,16, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 15,06, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 68,50 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 57,50 olarak gerçekleşti.

TÜİK VE ENAG Enflasyon Oranları
TÜİK ile eş zamanlı olarak her ay yıllık ve aylık enflasyonu açıklayan ENAG’a göre ise Tüketici Fiyat Endeksi (E-TÜFE) Mart’ta %5,68 arttı. Yıllık enflasyon ise %124,63 olarak açıklandı.
Enflasyonda Görünen
Enflasyonun resmi rakamlara göre aylık olarak % 5.00 ila 6.50 arasında arttığı görülmektedir. ENAG’a göre bu artışın daha da yüksek olduğu, hatta çarşı pazar enflasyonunun bu rakamların oldukça üzerinde olduğunu söylemek isterim.
Enflasyonu asıl hisseden ve yaşayan kişinin vatandaş olduğu ortadadır.
Piyasamızda gerçek bir fiyat artışı olduğunu, bu fiyat artışının üretimden, tüketime, ithalattan ihracata kadar her kalemi etkilemektedir.
Enflasyon Artarken Döviz Kurları Nerelerde ?
Enflasyon karşısında döviz kurlarının da aynı şekilde artıyor olması, enflasyon karşısında üretim maliyetleri artan ihracatçının elini rahatlatır. Ancak ortada gerçek bir enflasyon kaynaklı üretim maliyetlerinin aylık bazda % 5.00 ila % 6.50 oranında artması karşısında, döviz kurlarının da artması halinde ihracatçı global pazarda söz sahibi olup ürünlerini pazarlayabilir. Üretici ihracatçının kazancı az miktardaki kâr marjı ile dövizin artışından kaynaklı kur farkı kârı olabilir. Döviz kurları artmıyorsa ihracatçının rekabet gücü kırılmış demektir.
Günümüzde Döviz Kurları İki İleri Bir Geri Gidiyor

USD / TRY döviz kurları günlerce aynı yerde.
Yılbaşında Döviz Kuru Neydi ?
Aşağıdaki döviz grafiği incelendiğinde USD / TRY Aralık 2023 ayı kapanış fiyatı C/29.47’dir.

2023 yıl sonundaki USD/TRY C/29.47 olduğuna göre, döviz kurlarının enflasyon artışı kadar artması halinde ihracatçı yurt dışı pazarlarda fiyatlama yapabilir. 2024 yılı enflasyon artışı yaklaşık % 18 ila % 20 civarı olduğunu düşündüğümüzde, döviz kurlarının da aynı oranda artması ihracatçının elini rahatlatır.
Buna göre döviz kurlarının yılbaşından bugüne kadar % 20 artması halinde USD / TRY kuru C/35.50 civarında olması gerekirdi. Ancak bugün ise USD / TRY’nin geldiği nokta günlerdir C/32.50 – 32.40 civarındadır.

Bugünkü USD/TRY kuru C/32.40
Olması gereken fiyat USD/TRY C/35.50
Kurlar ve Faiz
Normal piyasa koşullarında piyasa faizlerinin yükselmesi halinde döviz kurları aşağı, piyasa faizlerinin aynı kalması ve / veya düşmesi halinde döviz kurlarının yukarı yönlü hareket etmesi gerekir. Faizler karşısında dövizin mutlaka tepki vermesi sağlıklı bir piyasanın gereğidir.
Ancak bugünkü piyasada faizler hangi yönde hareket ederse etsin, döviz adeta cansız, hareketsiz, tepkisiz durmaktadır.
İşte dövizin bu durumu;
- sıkı bir markaja tabii olduğu
- piyasanın oldukça sağlıksız ve tepkisiz olduğu
- döviz rezervlerimizin gereksiz yere döviz kurunu sabitlemek amacı ile müdahale amaçlı sarf edildiğini göstermektedir.
Döviz Kurlarının Narkozla Uyutulmasının Kime Yararı Var
Döviz kurlarının uyutulup, günlerce aynı yerde tutulması, enflasyon artış hızının oldukça altında kalmasının en büyük zararı ihracatçımız ve TCMB döviz kaynakları görecektir.
TCMB dövizi aynı yerde tutabilmek veya enflasyonun artış hızından çok daha yavaş dövizin artışını sağlamak adına, piyasayı sürekli dövizle fonlamak ve kaynaklarımızı tüketerek sıkıntı yaratacaktır. Eksi durumda olan TCMB rezervleri, daha da azalacaktır.
Ayrıca ihracatçının bu koşullarda kazanamayacağı hatta piyasalarda fiyatlama yapamayıp, ihracat kalemlerinde azalışa neden olacaktır.
TİM Salonlarında 25 Nisan 2024 İhracatın Finansmanı Buluşması

25 Nisan 2024 tarihinde TİM – Türkiye İhracatçılar Meclisi, Çobançeşme İstanbul’da yer alan toplantıda çeşitli finans kurumlarından ve TİM, İGE ve Türk Eximbank kurumlarından birbirinden değerli konuşmacıların sunumları konuşmaları yer aldı.
İhracatın Finansmanı konusunda ihracatçının sorunları, finansmana erişim, finansman maliyetleri ile döviz kurlarının bugünkü durumu ile ihracatçıya olumsuz etkilerinden söz edildi. Aslında bu toplantıda ortak bir sesin; finansmanın pahalılığı ile döviz kurlarının kabul edilebilir seviyesinin altında kalması ve ihracatçının hareket alanının günden güne daraldığı, sürdürülemez olduğu ve ihracatçının ihracatlarını yavaşlattığı konusunda özet konuşmalar yapıldı.
İhracatçı Alım Satım Kontratlarını İptal Ediyor
İhracatçı düşük kur ile ihracat yapıp zarar edecek veya başa baş fiyatla iş yapacağına, alım satım kontratını iptal ettirip iş yapmamayı veya azaltmayı tercih etme yoluna gitmektedir. Bu da yıllık ihracat rakamlarımızın azalmasına ve beklentilerin aşağısına düşmesine neden olmaktadır.
Baskılanan Kurlardan İthalatçı ve Spekülatör Kazanır
Spekülatörler piyasanın hareketliliğinden para kazanır. Takip eder, piyasa yükseldiğinde malını satar, piyasa iniş gösterdiğinde ise tekrar mal alır. Aldığı mal ise her defasında daha fazla olacaktır. Sürekli hareketli bir döviz piyasası, spekülatörün arayıp da bulamadığı bir fırsattır.
İthalatçıların istediği hava ise kurların sürekli baskılanması ve fiyatın ya düşürülmesi, ya da aşağı yönlü hareket etmesi. Kurların baskılanarak sabit tutulması, ithalatçıya sabit kur garantisi vermektedir. Kurların yükselmeyip, sürekli sabit kalması ithalatçının kur riskini çok azaltmasına bunun neticesinde ise ithalatı cazip hale getirmesine destek verir. İthalat patlar, ihracat azalır.
Piyasa dinamikleri gereği kurları ekonominin koşullarına uygun bir biçimde serbest bırakılması yararlı olacaktır.
Reşat BAĞCIOĞLU
ICC Uluslararası Ticaret Odaları
Türkiye Milli Komitesi
Türkiye Bankacılık Komite Başkanlığı Üyesi







Günümüzün yoğun rekabet ortamında hayatta kalmak isteyen işletmeler, hedef kitlelerine ulaşmak için üzüntü, suçluluk, sevinç ve öfke gibi tüketici duygularına daha fazla odaklanmaya başlamıştır.
Dünyadaki beş büyük yapı fuarından biri olan ve yeni iş birliklerinin kurulmasında büyük role sahip, bölgenin en güçlü işbirliği platformu Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul’a 13 ülkeden 547 katılımcı ve 857 marka katıldı. 64 ülkeden 401 yabancı satın almacıya dört gün boyunca ev sahipliği yapan Yapı Fuarı, 6.116’sı yabancı olmak üzere 125 ülkeden toplam 46.938 ziyaretçiyi İstanbul’da ağırladı.
Türkiye Bilişim Derneği (TBD) 6. Ankara KOBİ’ler ve BİLİŞİM Kongresi’ni (KOBİ24) “KOBİ’lerde Dijitalleşme, Markalaşma ve Uluslararasılaşma” ana temasıyla 30 Nisan Salı günü Ankara Sanayi Odası (ASO) Zafer Çağlayan Salonunda düzenliyor. ASO-TBD iş birliği ile gerçekleştirilecek KOBİ24’de Türkiye ekonomisinin lokomotifi KOBİ’ler bilişimde değişim ve dönüşüm için kamu otoriteleri, üniversiteler, finans kuruluşları ve sivil toplum kuruluşları ile bir araya gelecek.
SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu, Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde “21’inci Yüzyıl İçin Sürdürülebilir İş Modelleri ve Stratejiler” başlıklı panele katıldı. “Çevresel, sosyal ve ekonomik olarak büyük bir değişimin arifesindeyiz” diyen Konukoğlu, 1904’ten günümüze 120 yıllık bir sanayi şirketi olarak kritik bir rol oynadıklarını ve öncü çalışmalara imza attıklarını aktardı.

Migros, yerel tarım ekonomisinin güçlenmesine ve sürdürülebilir tarımı teşvik etmeye bu kez de yerli susam üretim hamlesi ile devam ediyor. Migros, Pol’s iş birliğiyle, Çukurova bölgesindeki yüzde 90’ı kadın üreticileri kapsayan ‘Yerli Susam, Yerli Üretim’ projesini hayata geçirdi.
Değerli Okuyucularım,
Türkiye bilişim sektörünün en önemli referans kaynağı olan “Türkiye’nin İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması-Bilişim 500” için başvuru süresi gelen yoğun talep üzerine 15 Mayıs 2024 tarihine kadar uzatıldı. Bu yıl “Evren Boşlukları Sevmez” mottosu ile 25’incisi gerçekleşecek araştırma sonuçları, 7 Ağustos’da ödül töreniyle açıklanacak.
Dünya tarihinin ilk endüstrisi olarak tanımlanan değirmencilik sektörü, pandemi sonrasında yükselişe geçen korumacı gıda politikalarıyla tekrar dünyanın en stratejik güçleri arasında yerini aldı. Un üretiminde ve ihracatında uzun yıllardır zirvede yer alan ülkemizin önemli bir ihracat gücü daha oluştu. Türkiye’nin un üretiminde faaliyet gösteren tesislerin ihtiyaçlarını karşılamak için filizlenen un, tahıl, yem, bakliyat üretim ekipmanları ve değirmen makinaları sektörü, günümüzde üretiminin yüzde 90’ını ihraç eden dev bir endüstriye dönüştü. Tüm ekosistemiyle 2023 yılında yaklaşık 4,2 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşan sektör, dünya liderliğini hedefliyor. Sektöründe Türkiye’nin ilk ve tek, dünyanın ise en büyük fuarı olan İDMA ise yerli üreticilerin ihracat lokomotifi olmaya devam ediyor. İstanbul Fuar Merkezinde 2-4 Mayıs 2024 tarihlerinde düzenlenecek 10. İDMA İstanbul, 500 milyon dolarlık ihracat hedefiyle yerli üreticilerimize lokomotif olmaya devam ederken aynı zamanda fuar ile eşzamanlı olarak düzenlenecek 5. Uluslararası TABADER Tahıl Zirvesi ve Kongresi’ne de ev sahipliği yaparak dünya tahıl, yem ve bakliyat endüstrisinin tüm temsilcilerini İstanbul’da buluşturacak.
En fazla konkordato ilan edilen sektörlerde liderliğe yükselen tekstilde şirketler rotayı yurtdışına kırdı. Tekstil sektöründe bilhassa giyim tarafında, dünyadaki sınırlı sayıdaki büyük alıcıların genelde Uzakdoğu ve Mısır gibi ülkeleri tercih ettikleri için zaten son derece fazla rekabet olduğunu daha önce defaatle belirttiklerini ifade eden Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (DOSABSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Çevikel,“Bu sebeple bilhassa yine