Posta Yoluyla Gönderilen Teklif Dosyasının Dikkate Alınmaması İhalenin İptal Nedeni Olabilir mi?

Posta Yoluyla Gönderilen Teklif Dosyasının Dikkate Alınmaması İhalenin İptal Nedeni Olabilir mi?
Yazarlar:
Mehmet ATASEVER
Sinan ÖZESEN

Anahtar Kelimeler; teklif dosyası, teklif zarfı, tekliflerin açılması, ihalenin iptali

İtirazen Şikayet Konusu; Kargo yoluyla gönderilen teklif dosyasının, idareye ulaştığı halde idareden kaynaklanan bir hata neticesinde ihale tarihinde ihaleye iştirak ettirilmemesinin düzeltici işlemle giderilemeyecek nitelikte bir işlem olduğu gerekçesiyle ihalenin iptal edilmesinin yerinde olmadığı iddia edilmiştir.

Kamu İhale Kurulu Kararı Özeti; 30.06.2021 tarihli ve sayılı 2021/UH.I-1324 Kurul kararına göre; İdarelerin  4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu olduğu, isteklilerce idareye sunulacak tekliflerin posta ile gönderilmesine imkan tanındığı bununla birlikte posta ile gönderilecek tekliflerin ihale dokümanında belirtilen ihale saatine kadar idareye ulaşmasının zorunlu olduğu, postadaki gecikme nedeniyle işleme konulmayacak olan tekliflerin alınış zamanı bir tutanakla tespit edileceği, ayrıca yapılan idarece yapılan incelemede mevzuata uygun olmadığı anlaşılan teklif zarflarının değerlendirmeye alınmayacağı anlaşılmıştır.

Yapılan incelemede idarece alınan 21.05.2021 tarihli ihale komisyonu kararıyla özet olarak; Firma tarafından gönderilen kargo paketinin ihale tarihinden önce idareye teslim edildiği ancak kargo paketinin ihale tarihinden sonra ihale komisyonuna ulaştırılabildiği, bu durumun salgın hastalıkla mücadele kapsamında alınan tedbirler çerçevesinde kargo görevlilerinin idare binasına alınmamasından kaynaklandığı, dönüşümlü çalışma koşullarının kargonun ihale komisyonuna ulaşmasının engellediği, kargo paketi üzerinde teklif dosyası olduğuna dair bir ibarenin bulunmadığı, düzenlenen tutanakla söz konusu kargonun paketinin açılmasına karar verildiği,

Kargo paketi incelendiğinde, kargonun ihale tarihinde açılması zorunlu olan teklif zarfını içerdiği, teklif zarfının ihale tarihinden sonra açılmasının mümkün olmaması nedeniyle teklif zarfının açılmaksızın muhafaza edilmek üzere ihale işlem dosyasına konulduğu,

Açık ihale usulü ile yapılan ihalelerde ihale tarih ve saatinde hazır bulunanlar önünde gerçekleştirilen ilk oturumda ihaleye kaç teklif verilmiş olduğunun hazır bulunanlara duyurulması, teklif zarflarının incelenmesi ve uygun olmayan zarfların tutanak ile tespit edilmesi, uygun olan teklif zarflarının isteklilerle birlikte hazır bulunanlar önünde alınış sırasına göre açılması ve belge kontrolü yapılarak “Zarf Açma ve Belge Kontrol Tutanağı” ile hangi belgelerin sunulduğu ile teklif mektupları ve geçici teminatlarının uygun olup olmadığının tespit edilmesi, isteklilerin teklif fiyatlan ve yaklaşık maliyet tutarının açıklanması ve “Teklif Edilen Fiyatlara ve Yaklaşık Maliyetin Açıklanmasına İlişkin Tutanak” ile kayıt altına alınması, söz konusu tutanakların suretlerinin isteyenlere verilmesi ve buna ilişkin “Zarf Açma ve Belge Kontrol Tutanağı ve/veya Teklif Edilen Fiyatlara ve Yaklaşık Maliyetin Açıklanmasına İlişkin Tutanağın Hazır Bulunanlar Önünde Yapılan İlk Oturumda Talep Edenlere Verildiğine İlişkin Tutanak”ın düzenlenmesi gerektiği, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Temel ilkeler” başlıklı 5’inci maddesinde belirtilen saydamlık ve güvenirlik ilkelerinin gereği olarak istekliler huzurunda yapılması gereken bu işlemlerde bir sakatlık oluşması durumunda, ihaleye ilişkin ilk oturumun ihya edilmesinin ve ihalenin bu haliyle sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılmasının mümkün olmayacağının açık olduğu

Söz konusu teklif zarfı içindeki teklif fiyatının ihalenin ilk oturumunda açıklanmadığı anlaşılmış olup, bu durumun istekliler huzurunda yapılması gereken işlemlerde eksikliğe yol açtığı ve 4734 sayılı Kanun’un 5’inci maddesinde belirtilen saydamlık ve güvenirlik ilkeleri başta olmak üzere temel ilkelere aykırılık teşkil ettiği, anılan teklifin, ihale sonucunu doğrudan etkileyebileceği gibi sınır değeri ve buna bağlı olarak ihalenin sonucunu da doğrudan etkileyebileceği, bu haliyle ikinci oturuma geçilerek ihalenin sağlıklı şekilde sonuçlandırılmasının mümkün olmadığı, bu nedenle oluşan mevzuata aykırılığın giderilemeyecek nitelikte olduğu sonucuna varıldığı ifade edilerek ihalenin iptal edildiği görülmüştür.

İlgili kargoya ilişkin idareye sunulan kargo teslim belgesinde ilgili kargonun belge numarasının “NV736549” olduğu ve 30.04.2021 tarihinde alıcıya teslim edildiğinin belirtildiği görülmüştür.

İdarece Kuruma gönderilen, söz konusu kargo paketinin ihale komisyonu üyeleri tarafından kamera kaydı eşliğinde açılma görüntülerinde ilgili kargo paketi üzerindeki belge numarasının da “NV736549” olduğu ve söz konusu belge numarasının idareye sunulan kargo teslim belgesindeki numarayla eşleştiği görülmüştür.

Kamu ihale mevzuatında teklif dosyalarının posta yoluyla gönderilmesine cevaz verildiği, bununla birlikte posta ile gönderilecek tekliflerin ihale dokümanında belirtilen ihale saatine kadar idareye ulaşmasının zorunlu olduğu ve bu hususun isteklinin sorumluluğunda olduğu anlaşılmış, bununla birlikte somut durumda idareye gönderilen teklif zarfının ihale tarihi öncesinde ihaleye ulaştırıldığı ancak idareden kaynaklı sebeplerle söz konusu teklif dosyasının ihale tarihinde ihaleye iştirak ettirilmediği, söz konusu hususun idarece de kabul edildiği, idareye teslim edilen kargo paketinin açılmamasının idarenin hatası olduğu, bu hususa ilişkin hatanın istekliye yüklenemeyeceği, ayrıca posta yoluyla gönderilen teklif dosyasının içine koyulduğu kargo poşeti için kamu ihale mevzuatında teklif zarfının taşıması gerektiği belirlenmiş bilgilerin yer alması şartının aranamayacağı zira ilgili hükümlerin teklif zarfına ilişkin olduğu, hayatın olağan akışı içerisinde idarelere gönderilen ve içlerinde teklif dosyası bulunan kargo poşetlerinin, teklif zarflarının taşıması gereken şekil şartlarını taşımasının beklenemeyeceği, ayrıca idarece yapılan değerlendirmede de söz konusu kargo poşeti içindeki teklif zarfının usulüne uygun olduğunun belirtildiği, bu haliyle mevcut istekli hatasından kaynaklanmadığı anlaşılmıştır.

Mevcut durumda idareden kaynaklı hatalar neticesinde Ağaoğlu Dan. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.nin teklif dosyasının ihaleye iştirak ettirilmediği ve söz konusu hususun düzeltici işlem tesis edilerek düzeltilemeyeceği anlaşıldığından idarece tesis edilen ihalenin iptali kararının mevzuata aykırılık teşkil etmediği sonucuna varılmıştır.

Eş Yazar: Sinan Özesen

Sinan ÖZESEN, Özel sektörde çalışmasının ardından kamuda 2013 yılında Sosyal Güvenlik Kurumu’nda inşaat mühendisi olarak çalışmaya başlamış, 2014 yılından beri Kamu İhale Kurumu’nda kamu ihale uzmanı olarak çalışmaktadır. Kamu ihale mevzuatı eğitimi vermektedir. Kamu İhale Dünyası dergisinde yayımlanmış makaleleri bulunmaktadır.

Kurumsal Pazar Özellikleri Nedir? İşletme Pazarında Nelere Dikkat Edilir ?

İşletme Pazarında Nelere Dikkat Edilir

 

Kurumsal Pazarda İnteraktif Satış Eğitimi
Eğitim teklifi almak için egitim@satinalmadergisi.com

KURUMSAL PAZARDA SATIŞ – EĞİTİM YAZI DİZİSİ

SATIŞ EĞİTİMLERİ

Şirketinize yönelik Satış Eğitim talepleriniz için egitim@satinalmadergisi.com
e-posta adresine iletebilirsiniz.

B2B pazar özellikleri nedir? İşletme pazarında nelere dikkat edilir?

Prof. Dr. Murat ERDALmerdal@istanbul.edu.tr
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Program Başkanı
www.muraterdal.com

Geçen hafta satış yöneticilerimiz için bir rehber niteliğinde KURUMSAL PAZARDA SATIŞ YÖNETİMİ  kitabı hazırladığımızı belirtmiştik. Bu çalışma ile temel amacımızın satınalma ve satış dünyasının bir elmanın iki yarısı olduğunu vurgulamak. Satınalma Dergisi misyonu gereği olarak sektör tecrübemizle tarafları buluşturmaya ve deneyimlerin karşılıklı paylaşılmasına gayret göstermeye devam ediyoruz.

İşletme pazarı nedir?

B2B Satış rehberi içerisinde ağırlıklı olarak “işletme pazarı” kullanacağız.  Bilgi ve deneyimlerimizin bu alanda odaklı gelişimi belirleyici olmuştur. İşletme pazarı ifadesi ile özel sektör faaliyet alanına giren tüm iş kollarında firmalar arasında gerçekleşen ticareti anlamaya ve açıklamaya gayret edeceğiz.

Akademik tarafta “kurumsal pazar ve “örgütsel pazar” ifadeleri kullanılarak üç ana yapı: özel sektör, kamu ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar kapsanmaktadır. Benzer şekilde daha odaklı bir vurgu ve çoğunlukla da imalat sanayiini kastederek “endüstriyel pazar” ifadesini tercih ederiz. Endüstri dendiğinde geniş bir iş kolu, bir sektör (küme) ve bir faaliyet alanını temsil eder. Sözcük anlamı ile de doğrudan sanayi-imalat düşünülmektedir. Endüstri sözcüğü nedense günümüzde hızla büyümeye devam eden hizmetler sektörünü çağrıştırmamaktadır. Kısaca, hizmet pek aklımıza gelmemektedir.

İşletme Pazarında Nelere Dikkat Edilirİşletme pazarı tanımlamasıyla imalat sektörleri ile birlikte tüm hizmetler sektöründe gerçekleşen ticarete değineceğiz. Banka, sigorta, hastane, tesis yönetimi, bakım, danışmanlık ve filo araç kiralama hizmetlerine kadar tüm alanlarda firmalar arasında gerçekleşen işleri ele alacağız. Nihai tüketici (B2C) pazar konularına karşılaştırmalar ve örnekler dışında derinlemesine girmeyeceğiz.

İşletme Pazar (B2B) özellikleri nedir?
İşletme pazarında nelere dikkat edilir?

İşletme pazarının özü, yapılan işin kalitesi ve firmalar arasındaki güvendir. Bu pazarda profesyonelseniz verdiğiniz sözü zamanında tutarsanız. Herkes size saygı gösterir ve şartlar el verdiğince sizinle çalışmak ister.

Yaptığınız işle var olursunuz. İtibarınız her şeydir.

Yaptığınız işi müşteri yani kurumsal bir yapı değerlendirir. Sektör tecrübesi yüksek yönetici ve çalışanların gözünde bir yere gelirsiniz. Ya ayakta kalırsınız ya da silinir gidersiniz.

Güven yoksa…

B2B ticaret güven üzerine inşa edilir. Güven tesis edilmeden bir yere varamazsınız. Ticaretinizde bir adım öteye gidemezsiniz. Yerinizde sayarsınız.

Ürün ve hizmet özellikleri

Firmanızın ürün ve hizmetleri bir bütündür. Pazar sizi toplam olarak değerlendirir. Ürün iyi ama hizmet berbat değerlendirmesi ile sürdürülebilir bir başarı sağlayamazsınız. Pazarda rakipleriniz zayıf olduğunuz konuyu gündeme getirecektir.

Kurumsal Karar Alma

Alıcı ya da satıcı tarafta olun birden fazla departman firmanızı; ürün ve hizmetlerinizi değerlendirir. Kalite, operasyon (üretim), teknik ve satınalma başta olmak üzere detaylı bir incelemeye tabi tutulursunuz. Güçlü alıcılar döneminde olduğumuzu hatırlayın.

Uzmanların Varlığı

İşletme pazarında iyi eğitimli, donanımlı kişilerle muhatap olursunuz. Alanında uzman kişilerle iletişim kuruyorsanız dikkatli olun. Uzmanların gözünden bir şey kaçmaz. Kaçıyorsa zaten o kişiler uzman değildir.

Satış Yöneticilerinize Gereken Değeri Verin

Pazarda müşterinin seçeneği çoksa onu ikna etmek zordur. Yıllar içerisinde müşteri saha teması için büyük yatırımlar yaptınız. Hedef kitleyi tanıyan, firmanızı gururla temsil eden uzman satış yöneticilerinize gereken değeri verin. Bu değeri bir hatada bir çırpıda harcamayın. Sektör tecrübesi yüksek satış yöneticilerinizi asla rakibinize kaptırmayın. Satış bölümünüzde devir hızını düşürecek tüm imkanları seferber edin.

İlişkilerin Değeri

İşletme pazarında yüz yüze temaslar ve ikili ilişkiler emek istemektedir. Geçmişten bugüne ve geleceğe uzanan ticarette ilişkiler büyük rol oynar. İlişkilerinizin değerini bilin. Güçlendirmenin yollarını arayın.

Güçlü Kurumsal Hafıza ve Pazar İstihbaratı

Her işletme konusuna hakimdir. “Herkes herkesi tanır” ve “sektör hacim olarak büyük ama insan kaynağı olarak küçüksözleri ile anlatılmak istenen gayet açıktır. Firmalar çalıştıkları tedarikçileri ve müşterileri yakından tanır. Sürekli analiz ederler. Tedarikçi performans değerlendirme işin ayrılmaz bir parçasıdır. Her firmanın tedarikçileri bilgi formları ve yapılan işlerin işlendiği bir veri tabanı mutlaka vardır. Aradan yıllar geçse de bir tuşa basılıp tüm geçmiş işlerin dökümü karşınıza saniyeler içinde çıkmaktadır.

Yenilik

Ürün ve hizmet konusunda olduğunuz yerde duramazsınız her geçen gün üzerine ekleme mecburiyetindesiniz. Her ürün ya da hizmet bir meydan okumadır. “Yenilik yap ya da öl” temel iş felsefesi olmuştur. 

Bilimsel Yaklaşım

Hemen her konuda uzmanlarla çalışılmaktadır. Eski iş dinamikleri geride kalmıştır. Müşteri her temasta profesyonel bir çizgi aramaktadır. Firmanızda profesyonellerin sayısını artırın.

Toplam Değere Vurgu Yapın

Müşteri sürekli araştırma içerisindedir. Daha kaliteli ürün ve hizmet arayışı, daha iyi bir çözüm daha ekonomik olarak temin etme daimi performans göstergeleridir. Müşteriyi tek başına fiyat rekabeti ile ikna ettiğinizde işiniz sürdürülebilir olmaktan uzaklaşır. Zarar edersiniz. İş ile birlikte yaratılan toplam katma değerin altını çizin. İşletme pazarında kimse belirsizlik ve risk yaşamak istemez. Müşteriye profesyonel firma ile çalışmanın olası belirsizlik ve riskleri ortadan kaldırdığını açıklayın. Üstünlüklerinizi ve yeteneklerinizi anlatın.

B2B Marka İnşası Zaman Alır. Sabırlı olun.

B2B Marka inşa etmek zaman alır. Kısa kestirme bir yol yoktur. Tüm işletmeniz en üst kademeden en alt kademeye kadar girişimci olmalıdır. Tüm çalışanlar işini sahiplenmelidir. Her doğru iş B2B markaya bir tuğla olur. Tüm yapının zarar görmemesi için özenle yol almalısınız. Müşteri odaklı hareket etmeyen yapı ile işletme pazarında marka olamazsınız. Yaptığınız işin arkasında durun. Sağlam adımlarla yol alın.

ŞİRKETİNİZE ÖZEL YENİLİKÇİ SATIŞ EĞİTİM TEKLİFİ ALIN.

Satış Mühendislerine Özel Rol Canlandırma / Oyun Tabanlı SATIŞ YÖNETİMİ Eğitim Talebinizi egitim@satinalmadergisi.com a iletebilirsiniz. 

Yılın en çok tercih edilen satış eğitimi.

Kurumsal Pazarda Satış Eğitimi
İNTERAKTİF SATIŞ EĞİTİMİ:
KURUMSAL PAZARDA SATIŞ

“Satışa Yatırım Yapmak, Firmanın Geleceğine Yatırım Yapmaktır.”

Eğitimin Amacı:

Satış oyunları, rol canlandırma ve vaka çalışmalarına dayalı eğitimin amacı, kurumsal satış konularını uygulama ağırlıklı işleyişle ele almaktır.
Eğitim içerisinde etkileşim ve satış oyunlarına katılım teşvik edilmektedir.

Kurumsal pazarda firmalar, artan rekabet ve fiyatlandırma baskıları ile karşı karşıyadır. Satınalma yöneticileri alım sürecinde kapsamlı araştırma ve verilerle donatılmıştır. Alıcıların satış görüşmelerinden ve olası anlaşmalardan beklentileri her geçen gün artmaktadır. Yeni dönem, satıcıları teknik iş birliği, kalite, operasyonel destek ve birlikte değer yaratma konularında çözüm esaslı anlayış geliştirmeleri konusunda zorlamaktadır.

Satış mühendislerinin teknik konulardaki uzmanlıkları, tek başına yeni müşteri edinme ve yüksek satış rakamları için yeterli değildir. Satışçılar yeni uzman alıcı profillerine uygun yaklaşım biçimlerini ve müşterilerine sağladıkları değeri yeniden düşünmelidir. Yeni fikirlere liderlik eden satışçılar bir adım önde olacaktır.

Tüm şirketler, doğru alıcıları bulma, stratejik müşteri (key account) portföylerini genişletme, tekrarlı ve yüksek hacimli satışlar konusunda azami çaba içerisindedir. Unutulmamalıdır ki, kurumsal pazarda satış başarısı, topyekun birlikte çalışma ile elde edilmektedir. “Satış takım sporudur”.

Eğitim Süresi: Eğitim süresi 2 -4 gündür. Rol canlandırma ve satış oyunlarında sınıf içi motivasyonun korunması için önerilen katılımcı sayısı 15’tir.

Eğitmen: Prof. Dr. Murat ERDAL

Eğitim Yöntemi: Eğitim senaryo bazlı rol canlandırma ve etkileşim tabanlıdır.

Hedef Kitle: Satış Ekipleri, Satış Mühendisleri, Müşteri İlişkileri, Sipariş Yönetimi, Toptan Kanal, Ticari Pazarlama Birimi, Ürün ve Marka Yönetimi, İhracat, Hammadde Satışçılar, Distribütör Satışçılar, Proje Satışçılar

Sektörler:

Endüstri: Otomotiv, Makine, Elektrik, Enerji, Gıda, Demir-Çelik

Hizmet: Bankacılık, Finans, Perakende, Lojistik, Gümrük, Eğitim, Tesis Yönetimi, Sağlık

Eğitimin İçeriği:

  • Dünya Ekonomisi (Dönemsel Değerlendirme)
    • Pazarı Dönüştüren Makro Etkiler
    • Ana Oyuncular (Ülkeler ve Firmalar) ve Planlamalar
    • Emtia/Hammadde Piyasa Hareketleri
    • Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI)
    • Taşıma Maliyetleri ve Konteyner Fiyat Hareketleri
  • Firma Üretim ve Satış Hedefleri
    • Üretim Tesisleri, İmalat Kapasitesi ve Yıllık Üretim Planlaması
  • İşletme Stratejisi ile Satış Stratejilerini Entegre Etmek
    • Satış Kültürü ve Kurumsal Yapı Refleksleri
    • Başarı İçin Satış ve Üretim Arasında Koordinasyon
  • Pazarlama ve Satış Planlarının Uyumlandırılması
    • Birimler Arası İş Birliği ve Yürütme
    • Yıllık Pazarlama ve Satış Planları Nasıl Oluşturulur?
  • Üretim ve Kurumsal Satışın Zorlukları
    • Uzun Satış Döngülerini Yürütebilmek
    • Güçlü Alıcılar Dönemi
    • Satış Toplantılarında Alıcı Beklentileri Artıyor
      Danışmanlık ve Uzmanlığa Dayalı Diyalog
    • Doğrudan Müşteriye Satış
    • Toptan Kanal ve Dağıtım Kanal Üyelerine Satış
  • Firmographics: Kurumsal Pazarda Bölümlendirme
    • Mevcut Müşteriler ve Tekrarlı Satışlar
    • Yeni Müşteri Kazanma
  • Kilit Müşteri Yönetimi (Key Account Management)
  • Kilit Müşteri Beklentiler ve İlişki Dinamikleri
  • Kilit Müşteri ve Üretim Yeteneklerinin Uyumlandırılması
  • Kurumsal Pazar Özellikleri ve Alım Sürecini Anlamak
    • Pazar Öngörüleri ve Pazar İstihbaratı
  • Kurumsal Pazarda İş Yapmanın Sırrı Nedir?
  • Yeni Ürünler ve Çözümler Konusunda Müşteri ile İş Birliği (Co-Creation)
  • Kurumsal Pazarda İlişki Geliştirmek (Networking)
  • Karar Alıcılara Ulaşmak ve Sürecin Yapısı
  • Müşteri Karar Alma Hiyerarşisi
  • Tepe Yönetimi ve Satın Alma Yöneticileri ile Etkin İletişim Kurma

– Değer Teklifinin Geliştirilmesi ve Güven İnşa Etmek

– Satış Ekibinin Geliştirilmesi ve Etkin Yönetim

  • Satış Departmanı; Organizasyon, Hedefler ve Rol Dağılımı
  • Yeni Yeteneklerin Belirlenmesi ve Kadro Planlama
  • Bölge Satışları (Coğrafi; Uluslararası – Ulusal)
  • Sektörler Bazında Satışlar

– Satışçı Profilleri ve Uygun Yapıyı Oluşturma

  • Profesyonel – Amatör Satışçı
  • Avcı – Çiftçi Satışçı
  • Girişimci Anlayışın Tabana, Tüm Çalışanlara Yayılması
  • Satış Mühendisi ve Teknik Uzmanlık

– Kurumsal Pazarda Satış Yönetimi

-Satış Çevrimi ve Satış Müzakere Sanatı

-Strateji Belirleme, İş Düzeni ve Disiplin

-Satış Mühendisi İletişim Becerileri

  • Müşteriler ve Sektör Paydaşları ile İletişim
  • Kurumsal Kimlik, Temsiliyet ve Motivasyon

-Sipariş Yönetimi ve Satış Operasyon

  • Müşteri Teklif Taleplerine Uyumlu Ürün Geliştirme
  • Müşteri İlişkileri ve Sipariş Yönetimi

– Satış Mühendisinin İş Takvimi ve Hareket Tarzı Nasıl Olmalı?

  • İş Düzeni; Ajanda ve Çalışma Sistematiği
  • Müşteri Saha Ziyaretleri ve Görüşme Planlaması
  • Ön Hazırlıklar ve Teklif Hazırlama (Saha Ziyareti, Keşif, Proje)
  • Teklif Verme ve Takip
  • Değer Odaklı Müzakere Becerileri ve Pazarlık Tekniklerinin Geliştirilmesi
  • Yeni Alışkanlar Edinmek; Planlama ve Satış Kültürü
  • Araştırma Soruları Nasıl Geliştirilir? İhtiyacı Anlamak
  • Güvenilir Bir Açılış Pozisyonu Nasıl Oluşturursunuz?
  • Müzakere Kartları Nasıl Hazırlanır?
  • Kazan-Kazan Çözümleri
  • İş Anlaşmazlıkları, Çatışmalar ve Çözümleri
  • Müşteri İlişkileri, İş Birlikleri ve Ortaklıklar
  • Güvene Dayalı İlişki Yönetimi

– Yıllık Satış Hedefleri ve Bütçeler
– Satış Projeksiyonları
– Fiyatlandırma Matrisleri

 -Analitik

  • -Performans Yönetimi ve Göstergelerle Dost Olmak
  • -Sağlıklı “Lead Generation” Nasıl Oluşturulur?
  • -Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) ve Analizler
  • -Müşteri Datası ve Müşteri Yolculuğu
  • -Satış KPI’larının Belirlenmesi ve İzlenmesi

-Etik Kodlar

  • Rekabet, Satış ve Etik
  • Zaman ve Fiyat Baskıları
  • Dürüst Teklifler ve Örtülü Tehditler
  • Şirket Etik Kodları ve Değerler

Satış Oyunları, Rol Canlandırma ve Satış Vaka Çalışmaları

“Müşteri ile temasta olan herkes satıştadır.”

İş sözleşmesinde hafta tatili olarak kararlaştırılan cumartesi günü yıllık izin süresinden sayılır mı?

4857 sayılı İş Kanunu’nun 46’ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Yasa’nın 63’üncü maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmi dört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46’ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.

Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmi dört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmi dört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır.

Bilindiği üzere 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 56 ncı maddesi gereğince yıllık izin süresi içindeki hafta ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz ve dikkate alınmaz.

Bu kapsamda kural olarak cumartesi günü işgünüdür. Başka bir deyişle, işçi çalışmadığı takdirde, akdi tatil günü olan cumartesi günleri, yıllık izin süresine ilişkin hesaplamada hafta tatili olarak değerlendirilemez. Ancak, taraflarca iş sözleşmesinde cumartesi gününün açıkça hafta tatili olduğu kararlaştırılmışsa, İş Kanunu’nun 56/5 inci maddesi uyarınca, cumartesi günü de, hafta ve genel tatil günleri gibi yıllık izin süresinden sayılmaz.

Bu konuda 9 ve 22 nci hukuk daireleri arasındaki görüş ayrılıkları dairelerin birleşmesi sonrasında alınan ilke kararları ile ortadan kaldırılmıştır. Konu ile ilgili daireler arasındaki görüş aykırılığı ve birleşme sonrası alınan ilke kararı şöyledir:

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nce verilen kararlarda, iş sözleşmesinde cumartesi gününün hafta tatili olarak kararlaştırılması durumunda, sözleşmede ayrıca “cumartesi gününün yıllık izin hesabında iş günü sayılacağına” dair kural bulunuyor ise, cumartesi gününün iş günü sayılarak izin süresinden düşülmesi gerektiği kabul edilmiştir.

Buna karşın birleşmeden önce Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nce, “taraflarca iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde cumartesi gününün hafta tatili olduğu açıkça kararlaştırılmış ise, sözleşmede başkaca hükümler ile bunun aksinin düzenlenmesinin mümkün olmadığı” yönünde kararlar verilmiştir.

Birleşmeden sonra alınan ilke kararına göre: Bireysel veya toplu iş sözleşmeleriyle Cumartesi ve Pazar günleri hafta tatili günü olarak belirlenmişse, İş Kanunu’nun 56/5. maddesi gereği her iki gün yıllık izin sürelerinden sayılmaz. Başka bir anlatımla yıllık izin kullanma dönemi içindeki Cumartesi ve Pazar günleri kullanılan izin süresinden düşülür. Ancak bireysel veya toplu iş sözleşmesinde hafta tatiline eklenen bu Cumartesi gününün yıllık izin hesabında iş günü olarak sayılacağı veya izin süresinden düşülmeyeceği şeklinde açık bir kural mevcutsa, bu hüküm geçerli sayılmalı ve İş Kanunu’nun 56/5. maddesi gereği sadece yıllık izne rastlayan Pazar günleri izin süresinden düşülmelidir (Y9HD. 2/3/2021 T., E.2021/897, K.2021/5272 Legalbank).

Sonuç olarak, Yargıtay’ın ilke kararına göre, 4857 sayılı Kanuna göre, hafta tatili 45 saatlik çalışmadan sonraki 24 saatlik bir gündür (m.46, 63). Bu nedenle kural olarak cumartesi günü iş günüdür. Akdi tatil günü olarak cumartesi günleri yıllık izin süresine eklenmez. Ancak, bireysel veya toplu iş sözleşmeleri ile cumartesi günü hafta tatili olarak belirlenmişse, İş Kanunu m.56/5 uyarınca, cumartesi günü yıllık izin süresinden sayılmaz. Bununla birlikte, bireysel veya toplu iş sözleşmesinde hafta tatiline eklenen cumartesi gününün yıllık izin hesabında iş günü sayılacağı veya izin süresinden düşülmeyeceği şeklinde açık bir düzenleme yapılmışsa, bu hüküm geçerli sayılmalı ve İş Kanunu m.56/5 gereğince, sadece izne rastlayan pazar günleri izin süresinden düşülmelidir.

İhracatımız Nasıl Şahlanır?

Ülkemiz için İhracat Neden Gerekli?

Ülkemizin ekonomik yönden kalkınmasının temel faktörlerinden bir tanesi, kuşkusuz ki katma değeri yüksek, hammaddesi dışa bağımlı olmayan, ARGE çalışmalarına ağırlık verilmiş ihracatımızın arttırılmasıdır. İhracat rakamlarının arttırılması için, global pazarda rekabetçi fiyatlamamızın var olması, rakiplerimizin ürünlerini ve pazarlarını iyi bilmemiz, devlet teşviklerinin ağırlıklı olması, üretim maliyetlerinin ihracatı destekler pozisyonda olması önemli etkenlerdir. İhracatımızın var olması ülkemizin refah seviyesini yukarı çıkartacağı gibi, ülkemize döviz girdisi açısından önemli bir faktör olarak karşımıza çıkacak. Üstelik TCMB’nin net kullanılır döviz rezervlerine de önemli katkısı olacağı unutulmamalıdır. Ayrıca diğer ihracat kalemleri arasında, hizmet ihracatının da yapılması istihdamı önemli ölçüde arttıracaktır. İhracatın var olması, ülkemizi dışa bağımlılıktan kurtaracağı gibi, ülkemiz kaynaklarının olumlu ve verimli bir şekilde değerlendirilmesini, işgücü ve hammaddenin kullanılarak ülkemizin refah seviyesinin zirveye ulaşmasında önemli rol oynayacaktır.

PİYASA DİNAMİKLERİ İHRACATI DESTEKLİYOR MU?

İhracatı destekleyen piyasa dinamikleri arasında;

  • Üretim maliyetleri
  • İhracatın finansmanı için uygun maliyet
  • Devlet destekleri
  • Uygun döviz kurları

gerekecektir.

Söylemekten üzüntü duyuyorum ki yukarıda sayılan piyasa dinamikleri, ihracatın şahlanması için bir asli sorun olarak ihracatçının karşısına çıkmaktadır. Hangi ihracatçıyı dinleseniz, ya üretim maliyetlerinin yüksekliğinden ve buna bağlı olarak finansmanın maliyetinin yüksek kalması, yeterli devlet teşviklerinin olmayışı ve ihracatı ve ihracatçıyı teşvik eden, destekleyen döviz kurları seyrinin olmadığından dert yanmaktadır.

ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ

Ülkemizdeki enflasyonist ortamda üretim maliyetlerinin sürekli artması sonucunda, imalatçı ihracatçı konumundaki firmaların yurt dışına fiyatlama yapmasında zorluk yaşanabileceği doğaldır. Üretim maliyetlerinin artması ile döviz fiyatlarının da  yukarı yönlü hareket etmesinin, ihracatçının yurt dışına fiyatlama yapamamasına destek sağlayabileceği açıktır. Ancak üretim maliyetlerinin artmasına rağmen, döviz kurlarının çok hareketli oluşunun yanında aşağı doğru bir düşüş trendinde ihracatçının fiyatlama yapması pek olası görünmemektedir. İhracatçının yurt dışına mal satışında maliyetlerini kompanse edecek bir kur artışının olması ihracatçıyı daima korur.

KAYNAK; https://tr.investing.com/economic-calendar/

Üretici fiyat endeksine bakıldığında sürekli ve düzgün bir ivme ile artan üretici fiyatları karşısında, ihracat için mal üreten sanayici, çiftçi ve hammadde üreticisi yüksek maliyetler karşısında adeta köşeye sıkışmış durumdadır. Yüksek maliyetlerle üretilen malların yurt dışı piyasalarda satma şansımız günden güne azalmaktadır. Yüksek üretim maliyetlerimiz, küresel piyasada pazar kaybımıza neden olmaktadır.

Piyasadaki yüksek enflasyon, üretim maliyetindeki aşırı yükseklik ihracattaki şansımızı fazlasıyla zora sokmaktadır. İhracatımız var ancak, ithalat rakamlarıyla kıyaslandığında alınacak bir hayli yolumuz olduğunu görmekteyim.

FAİZ

Ülkemizdeki sorun yüksek enflasyon sorunu ve üretim maliyetleridir. Ayrıca ülkemizin uluslararası arenada kredibilite kaybını gösterir. Bizde önce siyasi baskılara boyun eğilip faiz indirilir. Ancak bunun sonrasında enflasyon kontrolden çıktıkça faiz artar. O nedenle artan faiz zayıf kredibilite ile birleştiğinde enflasyon beklentisini yukarı yönlü tetikler. Piyasanın kendi dinamiklerine bırakılmayan faiz ve döviz politikasında ülkemizin yurt dışındaki ülke risk primi puanı (CDS)  artış gösterecek, ülke olarak yurt dışından daha pahalı bir faiz oranıyla borçlanma yoluna girmiş olacağız.

Kaynak: www.investing.com

Politika faizini düşürerek enflasyon düşmez. Enflasyon düşmediği zaman da piyasa faizi düşmez, yatırımlar canlanmaz. Çünkü piyasa faizinin en önemli bileşenleri enflasyon beklentileri ve risk primidir. Dolayısı ile enflasyon düşmeden politika faizini düşürmek geri teper ve daha yüksek borçlanma maliyeti ile sonuçlanır. Türkiye’de “Faiz indirmek enflasyonu düşürür” şeklindeki yorumlara ne demeli?

İHRACAT VE DÖVİZ KURLARI 

Aşağıdaki Dolar TRL grafiği ne kadar ilginç bir seyir almış değil mi? Enflasyon oranında döviz kurlarının yükselmesi ile birlikte kurların derin dalga boyları ile oynaklık içine girmesi şahlanacak ihracatın ayağına bir köstek olur.

Grafikten de anlaşılacağı üzere;

  • Kasım 2020 tarihinde Dolar kuru C/8.5200
  • Temmuz 2021 tarihinde Dolar kuru C/ 8.7000

Demem odur ki dolar kuru tam 9 aydır bir arpa boyu yol gitmemiş, yerinde kalmış, üstelik 9 aylık süre içinde:

  • Şubat 2021 tarihinde Dolar kuru C/6.9000

civarına kadar gerilemiş. Döviz kurlarındaki dalgalanmadan ihracatçımız yara alacaktır. Şahlanacak ihracatın ayağına kurşun sıkılmış. İhracatçıların da döviz kurlarındaki aşırı oynaklıktan çok da memnun olmadıklarını söylemek yerinde olur.

ŞAHLANAN İHRACATIN AYAĞI KIRILDI

 Yukarıda saydığım piyasa dinamikleri ihracatın lehine gelişim gösterse, gerçek anlamda ihracat rakamlarımız şahlanır.

Ancak;

  • Yüksek enflasyon ve buna bağlı olarak üretim maliyetlerinin yüksekliği,
  • Aşırı oynaklık içinde bulunan döviz kuru,
  • Reel faizlerin aşağısında seyreden gösterge faizler ve buna bağlı finansman maliyetlerinin yüksekliği

İhracatımızın şahlanamaması için asli engellerdir.

REŞAT BAĞCIOĞLU

 

Perakende E-Ticaret Tedarik Zinciri Operasyonları Araştırması

Satınalma Dergisi olarak Perakende / E-Ticaret alanında faaliyet gösteren işletmelerimize yönelik bir araştırma yürütüyoruz. Bu noktada siz okur ve yöneticilerimizin değerli görüşlerinizi almak isteriz.

Tüm katılımcılarımıza dijital Satınalma Dergisi aboneliği ve Buyer Network öğrenme merkezi üyelik hediyelerimiz bulunmaktadır.

Ankete katılmak için: https://docs.google.com/forms/d/e/1FAIpQLSfTFS01HCzeBYfMbgkrx8nWGSh-ys_ycIAjY1-o9XfFzs_MSA/viewform

“Son Tarih ve Zaman Baskısı” – Pazarlık Taktikleri

Son Tarih Ve Zaman Baskısı Müzakere Pazarlık Taktikleri

MÜZAKERE TEKNİKLERİ VE PAZARLIK BECERİLERİ EĞİTİM YAZI DİZİSİ

– > PAZARLIK MASASI ve PAZARLIK TAKTİKLERİ

“If you are not at the table, you are on the menu”.

Son Tarih Ve Zaman Baskısı Müzakere Pazarlık Taktikleri“Son Tarih ve Zaman Baskısı” – Pazarlık Taktikleri
Prof. Dr. Murat ERDAL
merdal@istanbul.edu.tr
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Program Başkanı
www.muraterdal.com

Satın alma pazarlık taktikHayatımızın her alanında son tarih ve zaman baskısı ile karşılaşırız. Aile bireyleri ve iş yerinde meslektaşlarla olan iletişimlerimizde daima bir takvim konuşulur. Yapılacak iş ve o işle ilgili ayrılması gereken süre gündeme gelir. Üstlenilen sorumlulukların son tarihe (örneğin 12.08.2021) kadar veya belirli zaman aralığında (örneğin iki iş günü) yerine getirilmesi gerekir. İki konu karıştırılmamalıdır.

Sıklıkla şu sözleri duyarız:

  • Vakit nakittir.
  • Saat 6’ya kadar teklifimizi iletmeliyiz. Yoksa iş işten geçecek.
  • 4 günde iş tamamlarım dedin ama biraz mesai yaparak 3 günde tamamlamaya ne dersin?
  • İşlerimi 16 Temmuz’a kadar toparlamak zorundayım. O tarihte izne çıkacağım. Zaten sonrasında bayram var.
  • Saat 10’dan önce tüm ödevlerini bitirmelisin.
  • Mutfak tadilatı artık bu hafta bitmeli. Pazartesi taşınacağız.

Sakın kaçırmayın! Unutmayın! Ertelemeyin! Klişeleri

Nihai tüketici pazarına yönelik reklamlarda kampanya içeriği ve tarihlerin altı çizilir.
Bu tarihlerde alış-veriş yaparsanız avantajlı olacaksınız. Aksi taktirde fırsatı kaçıracaksınız. Kampanya tarihlerinin akılda tutulması amacıyla sürekli vurgulama yapılır: Sakın kaçırma! Unutma! Erteleme! Fırsatı kaçırma korkusu özenle ya da özensiz bir iletişim diliyle işlenir. İnsanları endişeye yönlendirerek ya da korkutarak ikna etme araçları bol miktarda kullanılır.  Tarihleri not edip aksiyon alanlar “kazananlar”, tarihleri kaçıranlar ise “kaybedenler” sınıfında mı yer alacak?

E-ticaretin hızlı büyümesi ile birlikte yılın belirli bir dönemlerinde büyük indirim içeren özel günler hep satın alma davranışını tetikleme üzerine kurguludur. “Normal günlerde ihtiyacın olan ürün ya da indirimleri bulamayabilirsin. Faydayı maksimize etmek istiyorsan alış-veriş sepetini o tarihte (özel alış-veriş gününde) doldurmalısın.”

Yöneticiler Için Müzakere Teknikleri Ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Müzakere Teknikleri Ve Pazarlık Eğitimi
Yöneticiler için Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi. İleri Seviye Eğitim Teklif Almak için: egitim@satinalmadergisi.com
Makaleye tam erişim için profesyonel üyelik gereklidir. “Abonelik” sekmesinden işlemlerinizi tamamlayarak okumaya devam edebilirsiniz. Üye iseniz giriş yapınız.
Hesap Oluştur

Her gün mesleki gelişiminize 15 dakika zaman ayırın.

MÜZAKERE TEKNİKLERİ VE PAZARLIK BECERİLERİ – EĞİTİM YAZI DİZİSİ

PAZARLIK TAKTİKLERİ

TESTLER

 ANKET

Kitap Önerileri :

  • MÜZAKERE TEKNİKLERİ ve PAZARLIK BECERİLERİ (E-Kitap 2. Baskı), Prof. Dr. Murat ERDAL, Erişim için profesyonel üyelik işlemlerinizi tamamlamanız gerekmektedir.
  • SATINALMA ve TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ, Prof. Dr. Murat ERDAL, (Beta Yayıncılık),  4. Baskı.

-> ŞİRKET EĞİTİMLERİNİZ İÇİN TEKLİF ALIN -> egitim@satinalmadergisi.com 

Üretken Mutluluk: İş Akış Deneyimi

İş akış deneyimi bireyin yapmış olduğu eyleme yoğun bir biçimde odaklanması, o işle ilgili olarak dikkatini toplaması ve o anda gerçekleştirdiği eylemin dışındaki her şeyin önemini yitirerek kendini soyutlaması olarak ifade edilmektedir (1). İş akış deneyimi özel bir çaba olmaksızın kendiliğinden gelişmekte ve bireye öznel kontrol hissi vermektedir. Bu hisle birlikte birey dışarıya nasıl yansıdığına ilişkin endişeden arınmakta ve değerlendirilme korkusu azalmaktadır. İş akış deneyiminde zamanın olduğundan hızlı geçtiği hissi yaşanabilmektedir. Dolayısıyla akış, son derece keyifli bir deneyim olup, bireyi olumlu etkilemekte ve bireye yüksek performans sağlamaktadır (2).

İş akış deneyimi kavramında yaygın olarak kullanılan üç boyut bulunmaktadır. Bunlar; işe dalma, işten zevk alma ve içsel motivasyondur. Bu üç boyut iş akış deneyimi ile ilgili çalışmaların temel bileşenlerini oluşturmaktadır. İşe dalma, bireylerin işlerine tamamıyla daldığı toplam konsantrasyon durumu olarak tanımlanmaktadır. İş akış deneyimi durumunda olan bireyler için işletme içindeki zaman hızlı geçmekte ve etraflarındaki her şeyi unutmaktadırlar. İşinden ‘zevk alan’ ve kendini mutlu hisseden bireyler, iş hayatları hakkında pozitif yargılarda bulunmaktadır. Bu zevk veya mutluluk akış deneyiminin duygusal değerlendirilmesi ve bilişsel sonucudur. İçsel motivasyon ise işle ilgili belirli bir faaliyeti içsel keyif ve memnuniyetle yerine getirmektir (1).

İş akış deneyimi çalışanların iş alanında etkinliğini artırıcı olan ve bu etkinliğe katkıda bulunmayı amaçlayan bir yaklaşım olarak pozitif psikolojisinin getirilerinden biridir. Bu yaklaşım çalışanların iş yaşamında yaşadıkları sorunları engellemek ve sorunların üstesinde gelmesiyle beraber canlı ve konsantre çalışmalarını sağlamaya yöneliktir. İş akış deneyimi çalışanın mutluluğunu artırmakta ve motivasyonunu bir noktada toplamaktadır. Akış halinde olan çalışanlar (2);

  • Daha üretken beceriler ortaya koymakta ve geliştirmekte,
  • Daha mutlu olmakta ve iyimserlikleri artmakta,
  • İş hayatlarındaki akışın sağladığı mutluluk sosyal hayatlarına yansımakta,
  • İş hayatlarında daha fazla çalışmakta ve üretken bir şekilde mutlulukları artmaktadır.

Kaynak ve ayrıntılı okuma önerisi: Aşağıdaki eserl(er) konu ile ilgili kaynak ve bilgilendirmeyi artırmaya yöneliktir.

  • Csikszentmihalyi, M. (1990). Flow: The Psychology of Optimal Experience. Harper Collins Modern Classics. New York.
  • Nakamura, J. ve Csikszentmihalyi, M. (2005). The Concept of Flow. C.R. ve Lopez, S.J. (Der), Handbook of Positive Psychology. Snyder Oxford: Oxford University Press: 89-105, 2005.

Öğrenen Örgütlerde Bilgi Teknolojilerinin Rolü

Dr. Öğr. Üyesi Gözde MERT
Nişantaşı Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi
İşletme Bölüm Başkanı & Gözde Araştırma Şirketi Kurucusu

“Üç tür aristokrasi vardır; birincisi yaş ve kıdem; ikincisi servet; üçüncüsü akıl ve bilgidir. En şereflisi sonuncusudur.” Schopenhauer

Örgütsel öğrenme ile bilgi yönetimi, yeni ekonomide paralel olarak geliştirilen iki kavramdır. Başarılı bir öğrenen örgüt, örgütsel öğrenme ile bilgi yönetimini birleştiren bir ortam yaratan örgüttür. Örgütsel öğrenme temel olarak mevcut bilgi varlıklarına ilave yapmak üzere yeni bilginin yaratılmasıyla ilgiliyken, bilgi yönetimi örgütün başarılı olması amacıyla tüm örgütte mevcut bilgi varlıklarının koordinasyonu, dağıtılması, paylaşılması ve depolanmasıyla ilgilidir. Görüldüğü üzere örgütsel öğrenmenin temel amacı, sürekli olarak yeni bilginin yaratılmasıdır.

İşletmelerde bilgi, önemli bir örgütsel değer olarak kabul edilmektedir, bu sebepten ötürü bireysel ve örgütsel öğrenme giderek önem kazanmaktadır. İş yaşamında, küreselleşmenin ve rekabetin etkisiyle bilgi, işletme içerisinde aktif olarak kullanılmaktadır. Bundan dolayı örgütün, yaşamını sürdürüp rekabet edebilmesi için bilgiyi nasıl ve hangi yollardan elde edebileceğini bilmesi gerekir.

Bilgi teknolojileri ile örgütsel öğrenme arasındaki ilişki yeni keşfedilmiş olsa da, bu iki kavram ile ilgili araştırmalar yapılmıştır. İlk araştırma akımı olarak örgütsel öğrenme, organizasyonlarda problemlerin belirlenmesinde ve çözümlenmesinde yeni bilgi teknolojilerinin kullanılması anlamına geldiğini göstermektedir. İkinci araştırma akımı örgütsel öğrenme ve bilgi yönetimi süreçlerini destekleyecek yeni bilgi teknolojilerinin geliştirilmesini sağlamaktadır. Örneğin; veri madenciliği, büyük data analizi teknolojileri, uzman sistemler (expert systems), en iyi uygulamalar veri tabanları, intranet teknolojileri gibi örgütsel hafızayı oluşturmaya ve korumaya yardımcı olacak teknolojiler iken, geniş band haberleşme teknolojileri elektronik iletişim araçları da verileri kullanmayı kolaylaştıracak teknolojiler olmuştur.

Bilgi teknolojileri organizasyonlara veri saklama, erişme ve dağıtma alt yapısı sunarak sağlamış olduğu kolaylıklarla “öğrenen organizasyon” olabilme yolunda çok önemli katkı sağlamaktadır. Bu nedenle bilgi teknolojileri organizasyonlar için örgütsel öğrenme anlamında çok değerlidir.

Robey vd. (1999) bilgi teknolojileri ve örgütsel öğrenme arasında iki katlı bir ilişki olduğunu belirtmiştir. Bir taraftan bilgi teknolojileri öğrenmeyi desteklerken ve örgütsel öğrenme kapasitesini arttırırken, diğer taraftan örgütsel öğrenme ise yeni bilgi teknolojilerinin adaptasyonu ve kullanımını kolaylaştırmaktadır.

Birçok organizasyon, kaynaklarının bir kısmını örgütsel öğrenmeye ve bilgi kazanmaya ayırmaktadır. Personel alımları, araştırma geliştirme departmanları, eğitim programları, bilgi teknolojilerinin geliştirilmesi ve kullanılması, bilgi teknolojileri odaklı eğitim destek sistemleri örnek verilebilir. Bilgi sistemlerinde ortaya çıkan bir diğer araştırma alanı, bilgi paylaşımı ve örgütsel hafıza oluşturma süreçlerinin uygulanmasında gelişmiş bilgi teknolojileri araçlarının destek olması üzerine yoğunlaşmaktadır.

Örgütsel öğrenme üzerinde bilgi teknolojilerinin etkilerini değerlendirirken önemli birtakım faktörlerin göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Bilgi teknolojileri destekli öğrenme mekanizmaları öğrenme sürecini desteklemek için farklı yollarla uygulanırlar. Veri depoları açık bilginin paylaşılmasında etkili olurken, iletişim teknolojileri örtük bilginin paylaşılmasında daha etkili olmaktadır. Bu teknolojilerin örgütsel öğrenme üzerine etkileri zaman içerisinde değişebilmektedir. Zaman içerisinde bilginin artmasıyla ve teknolojinin ilerlemesiyle mevcut araçlar kullanışsız hale gelebilmektedir. Bu sebeple hem kısa hem de uzun vadede bilgi teknolojileri destekli öğrenme mekanizmalarının örgütsel öğrenme üzerine etkilerini anlamak önemlidir. Çoğu organizasyon, örgütsel öğrenmeyi desteklemek için birden fazla bilgi teknolojisi kullanır. Çünkü her bilgi teknolojileri destekli öğrenme mekanizmasının örgütsel öğrenmeye farklı etkisi olmaktadır.

Bireyler genellikle bilgi teknolojileri destekli öğrenme mekanizmalarını onu tasarlayanların düşündüklerinden daha farklı kullanırlar. Bir bilgi teknolojisi unsurunun bir diğeri ile bağlantılı olarak kullanımı konusu örgütsel öğrenme için kritik bir sorunsaldır.

Bilgi teknolojileri destekli öğrenme mekanizmalarının örgütsel öğrenmeye etkisi aynı zamanda hangi bireylerin onu kullandığı ile de alakalıdır. Bireylerin farklı öğrenme kapasiteleri ve yöntemleri olduğu için mekanizmalar da o oranda farklı ölçülerde bireylere yardımcı olabilecektir. Gerektiği yerde eğitimlerinde tamamlayıcı rol üstlenecek, gerektiği yerde ise öğrenmelerine katkı sağlayacak, yardımcı olacaktır. Örneğin, yaratıcı ve daha yetenekli olan bireyler, daha az yetenekli olan bireylere göre kolektif iletişim ve bilgi paylaşımı yazılım sistemlerini daha efektif kullanırlar ve daha iyi fikirler üretebilirler. Hafızaları kuvvetli olmayan bireyler için veri depolama teknolojileri onların bu sınırlılıklarını karşılayabilir.

Bilgi teknolojileri destekli öğrenme mekanizmalarının belirli bir kısmının etkileri örgütsel ve çevresel koşullara bağlı olabilir. Örgütsel öğrenmeyi anlamak için organizasyonel performansın veya verimliliğin düzeyine bakılabilir. Aynı zamanda çalışanların yer değiştirmesi veya işten çıkarılması sonucunda örgütsel öğrenmenin var olup olmadığı gözlemlenebilir.

Çalışanlar işten ayrıldıklarında sahip oldukları bilgi birikimlerini de yanlarında götürürler. Ya da yeni çalışanlar yeni bilgilerle örgütün birer parçası haline gelirler. Bu haliyle örgütsel öğrenmenin olup olmadığını anlamak paradoksal görünmektedir. Bilgi teknolojileri destekli mekanizmalar da çevresel koşullar ile olan ilişkisinde çelişkilidir ve tutarsızdır. Örneğin, veri depolama teknolojileri kullanımı yoğun olan organizasyonlarda işten çıkarımlar olsa bile bilginin kaybolması engellenecektir. Büyük miktarlarda verinin saklanmasıyla birlikte, çevresel koşullardan soyutlanmış bir organizasyonun duyarlılığı az olacağı için bu durumda organizasyona yeni bilginin dahil olmasının yaratacağı etki daha az olacaktır.

Bilgi teknolojileri destekli öğrenme mekanizmalarının verimliliğini etkileyecek bir diğer koşul ise bilgi ihtiyaçlarının değişmesine sebep olacak çevresel çalkantılardır. Bazı durumlarda organizasyonların bilgi ihtiyaçları değişken olabilmektedir. İmalat, inşaat gibi belirli endüstrilerde zaman içerisinde bilgi ihtiyaçları daha az değişkenlik gösterirken, bioteknoloji endüstrisinde daha fazla değişkenlik göstermektedir.

Detaylı bilgiler için aşağıdaki kitabı okuyabilirsiniz.

Mert, G. (2018). Örgütsel Öğrenme, Artikel Yayıncılık, İstanbul. www.gozdemert.com/ebook/OO.pdf

Satınalma Dergisi Temmuz 2021, Yıl:9, Sayı:103

Değerli yöneticiler,

Yılı yarıladık. Aşılama yaş aralığı genişledi. Pandemi ortadan kalkmış değil. Kontrolü bırakmadan çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sonbahardan başlayarak eski günlere döneceğimizi ümit ediyoruz. Açıkçası geçmişin güzel günlerini özledik. Tüm aileleri ilgilendiren okul sınavları geride kaldı. Stres bir nebze olsun azaldı. Temmuz ve Ağustos ayları için yıllık izin planlamaları başladı. Sıcakları dalga dalga hissediyoruz. Öncelikle tatile çıkma fırsatı yakalayanlara keyifli tatiller dilerim.

Dergi içeriği ile ilgili sizlerden çok güzel bildirimler alıyoruz. Makaleleri ile katkı sağlayan tüm yönetici ve öğretim üyelerimize teşekkür ediyorum. Çok yönlü bir yazar ailesi olduk. Yazar ailemiz içerisinde sektör tecrübesi olan yöneticilerimizi görmek isteriz. Dergiye katkı vermek isteyen meslektaşlarımız doğrudan benimle temasa geçebilirler.

İnovatif İş Birliği Çağrısı
B2B Satış Rehberi’nde Yerinizi Alın.

Ticaretin gelişiminde alım ve satım bir elmanın iki yarısı. Satış ve satınalma rakip değil bir bütün. Birbirlerini iyi anlayan taraflar mesafe alıp ticaretlerini büyütüyor. Satınalma bölümlerinin değişimi- ni yakından gözlemleyen satış yöneticileri daha fazla başarılı oluyor. İşletme pazarında satın almanın doğasını kavrayamayan satış yöne- ticilerinin işi giderek zorlaşıyor. Satınalma Dergisi, misyonu gereği sektör tecrübesi ile ticarette tarafları buluşturmaya ve deneyimlerin karşılıklı paylaşılmasına gayret göstermektedir.

Firmalarımız için B2B Satış Rehberi oluşturduk. Fonksiyonel ve öz olmasına gösterdik. Yakında yayınlayacağız. Rehber statik kalmayacak. Sizlerden gelen önerilerle sürekli güncellenecek. İnteraktif bir çalışma içerisinde yol alacağız. Her versiyonla birlikte daha da zenginleşecek.

Şirketlerimizle iş birlikleri kapsamında çalıştay ve eğitimler düzenleyerek güncellemelerde bulunacağız. B2B Satış Rehberi’nde firmalarımızın ürün ve hizmetlerinin faydalarını içeren yazılara yer vereceğiz. Firmalarımız, iş deneyimi aktarımı ve satış vaka çalışmalarıyla profesyonel olarak yer alabilecekler. İşletme pazarı odaklı çalışan firmalarımız iş birliği kapsamında önerilerinizi support@buyernetwork.net e iletebilirsiniz.

Kurban Bayramınızı kutlar sağlık ve mutluluk dolu bir bayram geçirmenizi dilerim.

Saygılarımla,

Prof. Dr. Murat Erdal
Editör
editor@satinalmadergisi.com

 

Şahıs/Sermaye Şirketi Ortaklarına İlişkin Yasaklılık Teyidinin Yapılmaması

Şahıs/Sermaye Şirketi Ortaklarına İlişkin Yasaklılık Teyidinin Yapılmaması
Yazarlar:
Mehmet ATASEVER
Sinan ÖZESEN

Anahtar Kelimeler; yasaklılık, sermaye şirketi, şahıs şirketi,

İtirazen Şikayet Konusu;  İhaleye iştirak eden bütün isteklilerin ihale tarihi itibariyle ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığının idarece sorgulanmadığı ve yasaklılık teyidi işleminin yapılmadığı, ayrıca ihaleye iştirak eden bütün isteklilerin teklif mektuplarını imzalayan, vekâlet veren veya şirket ortağı olan kişilerin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 11’inci maddesinde yer alan ihaleye katılamayacak olanlar arasında olup olmadığının, anılan Kanun’un 59’uncu maddesinde bulunan hükümler nedeniyle ihalelere katılıp katılamayacağının da araştırılması gerektiği, ancak idare tarafından söz konusu araştırmanın yapılmadığı, ihaleye katılan isteklileri temsile yetkili olan kişilerin yasaklılık teyidine ilişkin belgelerin ihale işlem dosyasında bulunmadığı, Kamu İhale Mevzuatına göre ihaleye iştirak eden bütün isteklilerin % 50’den fazla hissesine sahip ortakları ile temsile yetkili kişilerin ve teklifi imzalayan kişilerin yasaklılık teyidinin idarece yapılması gerektiği iddia edilmiştir.

Kamu İhale Kurulu Kararı Özeti; 23.06.2021 tarihli ve 2021/UY.II-1275 sayılı kurul kararına göre; Kamu ihale Genel Tebliği’nin “İhaleye katılan aday veya isteklilerin ihale kontrol sisteminden kontrol edilmesi” başlıklı 28.3’üncü maddesindeki açıklamalardan ihale tarihi itibariyle ihaleye katılan tüm isteklilerin, ihalenin ihale yetkilisi tarafından onaylanmasından önce ise ekonomik açıdan en avantajlı teklif sahibi ve varsa ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibinin, sözleşmenin imzalanacağı tarihte ise, sadece ihale üzerinde bırakılan isteklinin ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığının sorgulanması ve teyit edilmesinin zorunlu olduğu, isteklilerinin sermaye şirketi olmaları halinde sermayesinin yarısından fazlasına sahip ortakları ve hisseleri toplamı şirket sermayesinin yarısından fazlasını teşkil eden ortakları ile başvuru veya teklifi ya da sözleşmeyi imzalayan, başka bir ifade ile ihaleye katılan vekil ve temsilcilerinin de ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığının teyit edilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Teyit işlemi sonucunda haklarında kamu davası açılan isteklilerin 59’uncu maddedeki yasaklama kararına rağmen ihaleye katılmaları durumunun tespit edilmesi halinde yalnızca tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılması söz konusu olup geçici teminatlarının gelir kaydedilmeyeceği ve haklarında ihalelere katılmaktan yasaklama kararı verilmemesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Elektronik ortamda gerçekleştirilen şikâyete konu ihalede, ihaleye teklif veren isteklilere ve ihaleye katılan temsilcilerine ilişkin yasaklılık teyidinin yapıldığı ve söz konusu isteklilerin ve kişilerin herhangi bir yasaklılık kaydının bulunmadığı görülmüş olup, EKAP üzerinden yapılan sorgulamada bu hususa ilişkin bilgilere ulaşılmıştır.

Öte yandan, ihaleye teklif veren isteklilerin şahıs şirketi olmaları halinde tüm ortaklarına, sermaye şirketi olmaları halinde ise sermayesinin yarısından fazlasına sahip ortakları ve hisseleri toplamı şirket sermayesinin yarısından fazlasını teşkil eden ortaklarına ilişkin yasaklılık teyidinin yapılmadığı görülmüştür.

İdare tarafından ihaleye teklif veren isteklilerin şahıs şirketi olmaları halinde tüm ortaklarına, sermaye şirketi olmaları halinde ise sermayesinin yarısından fazlasına sahip ortakları ve hisseleri toplamı şirket sermayesinin yarısından fazlasını teşkil eden ortaklarına ilişkin yasaklılık teyit işlemlerinin yapılması ve bu aşamadan sonraki ihale işlemlerinin mevzuata uygun olarak yeniden gerçekleştirilmesi gerektiği ifade edilmiştir.

Eş Yazar: Sinan Özesen

Sinan ÖZESEN, Özel sektörde çalışmasının ardından kamuda 2013 yılında Sosyal Güvenlik Kurumu’nda inşaat mühendisi olarak çalışmaya başlamış, 2014 yılından beri Kamu İhale Kurumu’nda kamu ihale uzmanı olarak çalışmaktadır. Kamu ihale mevzuatı eğitimi vermektedir. Kamu İhale Dünyası dergisinde yayımlanmış makaleleri bulunmaktadır.

Kayıt Formu

Kayıt için Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası ve 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK”) Usul ve Esasları Uyarınca Kişisel Verilerinizin Korunması Hakkında Müşteri Aydınlatma Metnin okunması ve kabul edilmesi gereklidir.