Hizmet Aracı Kiralama Hizmet Alım İhalesinde Km. Sınırı Konulması?
İtirazen Şikayet Konusu; Başvuru sahibinin dilekçesinde özetle; Teknik Şartname’nin “Diğer Hususlar” başlıklı 4.4’üncü maddesinde “Araçlar teslim tarihinde 0-3 yaş arasında olacak olup; (1,2,3,4,5,10 Grup araçlar (0 km ile maksimum 30,000 km), (6,7,8,9 Grup araçlar (0 km ile 40.000 km) olacaktır.” düzenlemesinin yer aldığı, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Temel İlkeler” başlıklı 5’inci maddesi gereği idareler yapacakları ihalelerde saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini sağlamakla sorumlu olduğu, Teknik Şartname’nin ilgili düzenlemesinin ihaleye katılımı daraltıcı nitelikte olduğu ve kamu zararı oluşturabileceği bu itibarla ihalenin iptal edilerek, daha saydam, rekabet ortamının oluştuğu şeffaf bir ihaleye çıkılması gerektiği iddialarına yer verilmiştir.
Konu İle İlgili Emsal Kamu İhale Kurulu Kararına Göre;
Yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; Başvuruya konu ihalenin ….. İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen “Sürücüsüz ve Yakıtsız Hizmet Aracı Kiralanması” işi olduğu, birim fiyat teklif alınmak suretiyle gerçekleştirilen ihalede 35 adet ihale dokümanının indirildiği ve ihaleye 14 isteklinin katıldığı; 130 adet binek tip araç, 16 adet arazi tipi araç, 17 adet BB-N1 kapalı kasa kamyonet, 9 adet BB-NI çift kabin çiftteker kamyon ve 8 adet motosiklet olmak üzere toplam 180 adet aracın sürücüsüz ve yakıt hariç olarak 24 ay süresince kiralanacağı,
Teknik Şartname’nin yukarıda aktarılan 4.4.1’inci maddesinde yer alan düzenleme incelendiğinde, kiralanacak tüm araçların teslim tarihinde “Araçlar teslim tarihinde 0-3 yaş arasında olacak olup; (1,2,3,4,5,10 Grup araçlar (0 km ile maksimum 30,000 km), (6,7,8,9 Grup araçlar (0 km ile 40.000 km) olacaktır.” olması, buna göre idare tarafından binek araçlar, arazi araçları, kapalı kasa kamyonetler ve motorsikletler için 0-3 yaş ve 0-30.000 km aralığında olma koşulunun, 6,7,8,9 grupta yer alan kamyonetler için 0-3 yaş ve 0-40.000 km aralığında olma koşulunun arandığı anlaşılmıştır.
Aktarılan mevzuat çerçevesinde, teknik şartnamelerde belirlenecek teknik kriterlerin, verimliliği ve fonksiyonelliği sağlamaya yönelik olması, rekabeti engelleyici hususlar içermemesi ve bütün istekliler için fırsat eşitliği sağlamasının zorunlu olduğu, bu bağlamda teknik kriterlerin idarenin ihtiyaçları doğrultusunda belirleneceğinin aşikâr olduğu ve idarelerin gereksinimlerini 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 5’inci maddesinde yer alan temel ilkeler doğrultusunda belirlemekle yükümlü olduğu, işin yürütülmesi sırasında kullanılacak araçların ve özelliklerinin, işin niteliği gözetilmek suretiyle belirlenmesi bakımından yetki ve sorumluluğun idarede olduğu, bu doğrultuda idarenin ihale konusu hizmet ile ilgili tecrübelerinden de faydalanarak ihale konusu hizmetin niteliğine ve ihale konusu hizmet işi kapsamında kullanılacak olan araçların özelliklerine ilişkin düzenleme yapabileceği açıktır.
İhale dokümanı düzenlemeleri ile araçlar için istenilen şartların belirlenmesinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 5’inci maddesinde yer alan temel ilkelere uyulması noktasında idarenin yükümlülüklerinin bulunduğu ve ihtiyacı olan hususların tespiti noktasında da belli bir serbestiye sahip olduğu, ancak yapılacak düzenlemelerin ihaleye katılımı daraltmamasının esas olduğu anlaşılmaktadır.
Bu çerçevede, şikâyete konu ihalede tüm araçlar için getirilen 0-3 yaş aralığında olma koşulu ile birlikte maksimum 1,2,3,4,5,10 Grup araçlar için 30,000 km, 6,7,8,9 Grup araçlar için 40.000 km sınırının araçların niteliği, kullanım koşulları ve amacı dikkate alındığında düşük olduğu, söz konusu kilometre sınırının idarenin kendisine tanınan takdir yetkisi kapsamında değerlendirilebilmesinin mümkün olmadığı ve bu sınırlama ile ihalede rekabet ilkesinin ihlal edileceği değerlendirilmektedir. Nitekim idarece ihale dokümanında yer alan kilometre sınırına ilişkin şikâyete cevabında, “…araçların piyasada bulunabilecek kriterde olması, söz konusu araçlar ile gerçekleştirilecek işin kapsamı ve gereklilikleri dikkate alınarak ihale konusu işte çalıştırılacak araçlara ilişkin model yılı ve teknik kriter belirlenmesinin, işin bitiş tarihi de göz önüne alındığında, idarenin hizmetin gereğine, süresine ve niteliğine göre ihale konusu hizmet işi kapsamında kullanılacak olan araçların özelliklerine ilişkin düzenleme yapabileceği” ifade edilmiş ise de en fazla 30,000 km ve 40.000 km sınırı belirlenmesinin sebebinin, makul ve geçerli bir gerekçe ile ortaya konulmadığı, mevcut koşulun ihalede daha az kullanılmış bir aracın kiralanmasını/satın alınmasını gerekli kılacağı ve bunun da teklif maliyetlerinin yükselmesine sebep olacağı, bu koşulun araca ilişkin belirlenen 3 yaş koşulunu da anlamsız kılacağı, idarece yapılan düzenlemenin bu şartlar altında objektif bir kriter olarak değerlendirilemeyeceği, rekabet ilkesi açısından uygun olmadığı ve ihaleye katılımı kısıtlayıcı nitelikte olduğu anlaşıldığından başvuru sahibinin iddiasının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Mehmet ATASEVER
Simdata Danışmanlık Y.K. Başkanı
Sağlık Bak. SGB E. Bşk./KİK E. Üyesi
Mehmetatasever.org










Yükseldikçe daha avangard bir çevreye sahip olan Chanel, artık eskisinden de meşhurdu, sadece şapka tasarımı yapan bir terzi değildi o; bir dönemin modasına karşı gelen tasarımları ve ona bir servet kazandıracak bir parfümü vardı artık. Ayrıca bu parfüme de gösterişten uzak, kendi tarzını yansıtacak şekilde zarif, sade ve zamansız bir tasarım seçti. Chanel No.5 hala kadınların favori kokularından biri olmaya devam ediyor.
Chanel özgün tasarımıyla çanta kullanımını sıra dışı hale getirdi. Geçmişteki boyutundan ve kullanım tercihlerinden farklı olarak kuzu derisi malzemesi ve altın detayları ile omuza takılan bir çanta üretti. Bu çanta kadınların vazgeçilmezi haline geldi. Zaman içerisinde tüm renkler ve malzemelerle her yaştan kadının olmazsa olmazı oldu.
Tüm Oto Kiralama ve Mobilite Kuruluşları Derneği (TOKKDER), 2024 yılına ilişkin sektör verilerini açıkladı. Bu kapsamda; operasyonel araç kiralama sektörü 2024’te 95,8 milyar TL’lik yeni araç yatırımı yaparak 69 bin 700 aracı filosuna kattı. Operasyonel araç kiralama sektöründe sedan gövde tipi yüzde 46,6 ile hala tercihlerde ilk sıradaki yerini korurken SUV karoser tipi yüzde 19,9 ile üçüncü sırada yer aldı. Rapora göre, sektörün araç parkının yüzde 31,8’lik bölümünü dizel yakıtlı araçlar oluştururken, benzinli araçların payı yüzde 58,5’e, hibrit ve elektrikli araçların payı ise yüzde 9,6’ya yükseldi. 
2024 yılı sonuçlarını değerlendiren TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı Kağan Yaşa, “Operasyonel araç kiralamaya talep olmasına rağmen, enflasyondaki artışla beraber kira fiyatlarının artması ve finansman kaynaklarına erişimdeki engeller sebebiyle büyüme beklentinin altında kaldı. Etkileri sürmekte olan ülke ekonomimizdeki bozulma, ticari hayatı maalesef olumsuz yönde etkiledi. Elbette operasyonel kiralama sektörü de tüm sektörlerde olduğu üzere bu olumsuzluktan nasibini aldı. Özellikle, artan kredi faizleri, düşen büyüme hızı ancak buna rağmen yükselen enflasyon, şirketleri zorunlu olarak tasarruf etmeye yönlendirdi. Bu gelişmeler karşısında operasyonel kiralama sektörü bir miktar küçüldü. 2018 yılı sonunda 328 bin adetlik filo büyüklüğüne sahip olan sektörümüz, 2024 yılı sonunda 252 bine düştü. Sektörümüz ne kadar az operasyonel riske maruz kalırsa büyümesi de o kadar sürdürülebilir olacaktır. 30 Kasım 2024 tarihli ve 32738 Sayılı Resmî Gazetede yayınlanan “Dahiliye Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile, araç kiralama işletmelerine, kiralanan araçlarda GPS cihazı (küresel uydu navigasyon sistemi) bulundurarak, araçlara ait konum bilgisine ilişkin kayıtları üç yıl saklama zorunluluğu getirilmiştir. Kanunda ayrıca “genel kolluk kuvvetleri tarafından tutulan verilerden şahısların devam eden aktif araç kiralamasının olup olmadığı bilgisi araç kiralama faaliyeti yürüten gerçek ve tüzel kişilere ait işletmelerle paylaşılır.” hükmü de yer almaktadır. Kanundaki “Kiralanan araçlarda GPS cihazı (küresel uydu navigasyon sistemi) bulundurma zorunluluğu” hükmünün, kanun Resmi Gazete’de yayınlanmadan önce, kanundan çıkarılması konusunda TOKKDER olarak girişimde bulunmuştuk. Ancak bu talebimizin karşılık bulmadığı görülmektedir. Diğer taraftan aralık ayında kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dahil olan ve işte kullanılan taşıtlar için Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi Uygulama Genel Tebliği kapsamında 31 Ocak 2025 tarihine kadar Taşıt Tanıma Birimi (“TTB”) başvurularının yapılması, 30 Nisan 2025 tarihine kadar ise montaj işlemlerinin tamamlanması zorunluluğu getirilmiştir. Sektörümüzü etkileyen dinamikler için uzun vadeli planlamaya ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Ani ve sık yapılan bu tür değişiklikler, filosunda yüksek sayıda aracı olan şirketlerin ve araç kiralama firmalarının mali yapılarını ve işleyişlerini olumsuz etkileyebiliyor. TOKKDER görüş ve önerileri çerçevesinde yapılacak düzenlemelerin sektörümüzün hizmet standartlarını yukarı çekerek müşteri memnuniyetini daha da artıracağını düşünüyoruz” açıklamasında bulundu.




Tedarik zinciri ve lojistik sektörü, dijital dönüşümün etkisiyle köklü bir değişim yaşıyor. 
“Bu ara Çin’e gerek ihracat gerek ithalat ile ilgili eş zamanlı 3/4 farklı proje danışmanlığı yürütüyorum. Bilindiği gibi dış satın alma, tedarik yönetimi dış ticarette çok önemli bir yere sahiptir, uluslararası ödeme yöntemlerine hakim olmak satıcılarla müzakerede sizi güçlü kılar.
Geçtiğimiz hafta Ekrem İmamoğlu’nun diploması iptal edildikten hemen sonra gözaltına alınması ve ardından tutuklanması kamuoyunun büyük tepkisine neden oldu. Bu tepki dünya basınında ve Türk basınının bir kısmında gündemi tuttu. Finansal piyasalarda, yerli ve yabancı yatırımcıların bu yeni siyasi ortama cevapları gecikmedi.

Satın almacılar olarak her gün birçok görüşme, teklif, toplantı ve pazarlık içinde oluyoruz. Karşımızda genellikle kendinden emin, hazırlıklı, etkili iletişim kuran satışçılar var. Onlar işlerini iyi yapıyorlar çünkü ikna etmeye odaklı çalışıyorlar. Bizim işimiz ise sadece satın almak değil; doğru kararı vermek, organizasyonumuza en uygun çözümü seçmek ve şirketimizin kaynaklarını en verimli şekilde kullanmak.
Türk mevzuatında iş sözleşmesinin tarafları olan işçi ve işverene ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık nedeniyle fesih yetkisi 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II ve 25/II nci maddelerinde verilmiştir.

